![](https://avrupaninsesi.com//isDosyalar/2024/10/18/galeri_Z6MJshf5oc6A9W1-c8bu.jpg)
Almanya'dan ABD'ye 4000 lüks aracı taşıyan geminin akıbeti
Almanya'daki Volkswagen fabrikasından ABD'ye lüks otomobiller taşıyan Felicity Ace adlı gemi, Atlas Okyanusu'nda çıkan yangın sonucunda 13 gün sonra batmıştı.
Panama bandıralı ve 200 metre uzunluğundaki geminin sahibi olan Singapur merkezli şirket, olayın Portekiz’e bağlı Azor Adaları açıklarında, yaklaşık 400 kilometre açıkta gerçekleştiğini duyurmuştu. Yangın sırasında gemide bulunan 22 mürettebat, Portekiz Hava Kuvvetleri’ne ait helikopterler tarafından kurtarılmıştı.
Gemide 4.000'e yakın lüks aracın arasında 100 adet Porsche, 189 adet Bentley ve Lamborghini ile Audi gibi prestijli markalar bulunuyordu.
Geminin 4.000 araç taşıma kapasitesine sahip olduğu belirtilse de, yangın anında tam olarak kaç araç bulunduğu hakkında net bir bilgi verilmemişti.
Araç üreticileri de zarar gören araçların sayısını açıklamaktan kaçınırken, bazı firmalar ABD’deki bayileriyle batan araçlar için iletişim kurduklarını bildirilmişti.
Yangının sebebi lityum iyon aküler miydi?
Portekizli yetkililer, gemide elektrikli ve elektriksiz araçların bulunduğunu ve yangının çıkış sebebinin elektrikli araçlardaki lityum-iyon aküleri olabileceğini belirtmiş, ancak yetkililerin, bu konuda kesin bir kanıtları olmadığını vurgulamıştı.
Gemideki araçlar hala çıkarılamadı: Okyanusta bekliyorlar
Şu anda gemideki araçların okyanustan çıkarılması için herhangi bir çalışma yapılmadığı ve bu lüks araçların Atlas Okyanusu'nun derinliklerinde hala beklediği bildirildi. Bu durum, özellikle araç sahipleri için büyük bir kayıp ve belirsizlik yaratmakta. Lüks otomobillerin okyanusta beklemesi, otomotiv endüstrisi için de önemli bir sorun teşkil ediyor. Araçların kurtarılması için gerekli ekipman ve teknolojinin sağlanamaması, olası çevresel kirlilik risklerini de artırıyor. Uzmanlar, bu araçların çıkarılmaması durumunda okyanusta daha fazla zarar verebileceği konusunda uyarılarda bulunuyor. Bu kayıp, hem üreticiler hem de tüketiciler için endişe verici bir durum olarak öne çıkıyor.