Yeni bir yıl yeni ümitler demektir. Biz de yeni yıla yeni ümitlerle merhaba dedik. Almanya’da yeni bir hükümet kuruldu. SPD, FDP ve Yeşiller’den oluşan koalisyon hükümetinden beklentiler hayli büyük. Başbakan Olaf Scholz’u da büyük ve zorlu görevler bekliyor bu yılda. Olaf Scolz bir yandan üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeye çalışırken diğer yandan da kendini başbakan olarak kanıtlamak istiyor. Ne de olsa 16 yıl başarıyla bu işi yapmış, güçlü bir başbakan, Angela Merkel’in koltuğuna oturdu. Şimdi en az onun kadar başarılı olmak ve kendini kanıtlamak zorunda. Bu sadece dört yıllık başbakanlığının süresini daha da uzatmanın yollarını arayacaktır. Diğer yandan da Almanya’da son yıllarda kan kaybeden sosyal demokratların imajının yeniden tesisi için de çalışacaktır.
Yeni Alman hükümetinin önündeki en büyük engel neredeyse diğer tüm ülkelerde olduğu gibi korona salgını. Pandemi Almanya’yı üretim açısından vurmuş durumda. Bir sanayi ülkesi olan Almanya’da üretimin aksaması demek, diğer tüm devlet organlarında sıkıntı yaşanacağı anlamına gelir. O yüzden, salgın hızla artarken hükümet yeniden kapanmayı göze alamıyor. Salgına rağmen üretim sürüyor, sanayi aralıksız çalışıyor. Sosyal yaşam da mümkün olduğunca rahat şekilde sürdürülmeye çalışılıyor. Hükümetin çekindiği en kötü senaryo ise sağlık sisteminin baskı altına girmesi. Vaka sayılarının hızla artması bu yöndeki endişeleri de körüklüyor. O yüzden hastanelerde hazırlıklar sürüyor.
Pandemi nedeniyle tüm dünyayı etkileyen ekonomik sıkıntılar Almanya’da da kendini hissettirdi. Almanya rekor derecelerde enflasyon rakamlarıyla karşı karşıya kaldı. Ülkede yaşam, savaş sonrası dönem için, hiç olmadığı kadar pahalandı. Bunu alışverişe gittiğinizde vatandaş olarak hissediyorsunuz zaten. Çok basit bir ölçek ama herkesin uyguladığı bir yöntem var: Alışveriş arabaları… Bu hesaba göre daha önceki yıllarda örneğin 70-80 Avroya yapılan ortalama bir hane alışverişi şu sıralarda iki misline çıkmış durumda. Dört kişilik bir hanenin mutfak masrafı haftalık 150 Avroyu geçiyor. Bunlarla da sınırlı değil elbette. Elektrik, yakıt, su giderleri de var. Ve onlar da zamlardan nasibini aldı. Şimdi önümüzde Ukrayna ve Rusya arasındaki gerginlik var. Bu durum özellikle doğal gaz fiyatlarının daha da tırmanmasına yol açacaktır.
Yani Almanya’da da geçim o kadar kolay değil artık. Özellikle dar gelirli kesim için zor bir dönem. Neyse asgari ücrete yapılan cüzi de olsa zam, bir nebze rahatlık sağlayacaktır.
Yeni Alman hükümeti bu süreci başarıyla götürebilirse halkın da desteğini ve sempatisini kazanacaktır. Ancak tersi olursa, üçlü koalisyonun ömrü de dört yılı aşmaz.
Hep iyi şeyler ümit edelim, güzel şeyler olsun.
Allah’a emanet olun.
Anahtar Kelimeler: